Koreli
yönetmen Park Chan-Wook’un intikam serisinin üçüncü filmi Sympathy for Lady Vengeance. Daha önceki iki filmde olduğu gibi burada
da bir intikamın peşinde yıllarca beklemek zorunda kalsa da hayalini kurduğu
sona ulaşmak için varını yoğunu ortaya koyan bir kahraman görüyoruz.
Diğer
iki filmdeki aksiyonun dozajı bu filmde birazcık da düşük... Bir kişinin
intikamı üzerine çıksa da film asıl yoğunluğu sonlara doğru alıyor ki adaletin
tecelli etmediği ya da etmeyeceğine olan inancın insanları nerelere
savuracağına da iyi bir örnek teşkil ediyor. Özellikle son kısımdaki intikam
ayiniyle kendinden geçen kalabalığın ruh halini yönetmen çok iyi yansıtmış.
Filme
gelecek olursak, ayrıntılarla birlikte şöyle bir özet geçebiliriz.
Lee
Geum-ja, ülke gündemini sarsan küçük bir çocuğun öldürülmesi olayında baş
şüpheli olarak yakalanır. Dedektifin inanmamasına rağmen ve şüpheli
davranışlarına rağmen olayı hemen kabul eden Lee için hapishane ve intikam
günleri başlar.
Hapishaneden
çıktıktan sonra olayın özüne vakıf oluruz. Lee cinayeti işlememiştir. Baek
adında özel okullarda İngilizce öğretmenliği yapan katil Lee’nin bebeğini
kaçırır ve ona cinayeti itiraf etmezse çocuğunu öldüreceği yönünde şantaj
yapar. Bu onun on üç yılına mal olsa da bebeği ve intikamı için sessizliğe ve
melekliğe bürünür. Hapishanede geçirdiği bu yıllar boyunca böbreğini verecek
kadar insanların yardımına koşan Lee, çıktığında planına yardım edecek bir çok
dost edinmiştir. Hatta bunlardan birisi de Baek’in eşi olacak kadar da!
Planını
yürürlüğe sokar, Baek’in farkına varması değiştirmez ve sonunda onu yakalar.
Onu öldüreceği sırada bir ayrıntı gözüne çarpar. Baek’in telefonundaki küçük
hatıra oyuncakları… Dedektifi arayan Lee, işin içinde tek bir çocuk olmadığını
dört çocuk daha olduğunu Baek’in evini aradığında anlar. Ailelere tek tek haber
veren Lee onlara katilin sonu için bir teklifte bulunur. Ya polise teslim
edecektir ya da onlar birleşip sonu kendileri çizecektir.
Lee ilk
sahnede beyaz püflü pastaya dokunmasa da en sonda yeterince dokunuyor. Karla birlikte
arınıyor ya da yönetmen arındırıyor bilinmez. Ama benim aklımda kalan sahneyse,
çocuğu öldürülen kadının katile sorduğu soru: Neden? Cevap: Bayan mükemmel diye
bir insan yoktur!
