aylardır sabırsızlıkla okunmayı bekleyen ve buna değmiş bir kitap:
goblin kral
Öncelikle siz de benim gibi isimden yüzüklerin efendisi tarzında bir aksiyon bekliyorsanız yanılırsınız ki içeriği şöyle tanımlamam gerekirse kitap politik fantastik edebiyatıdır.
Bu kitabın neden bu kadar çok ödül almış olması ve okunmaya değer olduğu ise tamamen bizim bilmediğimiz bir alanda bize bir alan açmasıyla ilgili. Kitabı okurken ilk defa bunu düşündüm ki siz de okurken aynı şeyi düşüneceksiniz. Oysa ne kadar parıltılı ve şahane gelir değil mi kral, padişah, devlet başkanı olmak? Evet dediğinizi duyar gibiyim. Tamam haklı olabilirsiniz ama hiç şunu düşündünüz mü? Kral olmak kolay mıdır? Onu devam ettirmek? Arkadaşsız ve yalnız olmak... Ve daha kötüsü de yalnız kalamamak. Ya aldığınız kararların bünyenizde oluşturduğu vicdan azabı.
Bunların üstüne çok genç yaşta o koltuğa oturmak zorunda kalmışsanız.
Bir zamanlar başta kral babası olmak üzere herkesin itip kaktığı yarı elf-yarı goblin Maia, babasının ve kardeşlerinin yaşadığı zeplin kazasıyla ölünce, şimdi ülkenin yeni kralı olmuştur. Şöyle bir sorun vardır ama. Şimdiye kadar hiç bir eğitimden geçmemiş, saray kurallarını bilmeyen Maia tecrübesizlik, bilgisizlik ve soyu sebebiyle o koltukta kalabilecek midir?
bürokrasi,
görgü kuralları,
saray entrikaları,
evlilik merasimleri,
giyim kuşam,
yönetim,
din adamları,
anarşistler,
ihanet...
ne ararsanız var!
